ANASAYFA
TV PROGRAMLARI
PROGRAMLAR
YAYIN AKIŞI
CANLI YAYIN
24 RADYO
REKLAM
İLETİŞİM VE KÜNYE


Zenginleşmenin çekiciliği

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın pazartesi günkü Irak ziyareti pek çok açıdan çok önemliydi.

Büyük somut sonuçlarının çıkmasını bekliyoruz.

Belki biraz zaman alacak ama uzun vadede yeni bir iş birliği ikliminin bölgeye yayılmasını sağlayabilir.

Daha kısa vadede ise Türkiye için ciddi faydalar sağlaması muhtemel.

Bu faydaları aynı zamanda Irak da görecek.

PKK terörüyle sınır ötesinde mücadele bu yazın sıcak başlığı olacak gibi duruyor.

Özellikle de Irak sınırında terör örgütü varlığının gittikçe aşağılara itilmesi ve bir aşamadan sonra tamamen etkisizleştirilmesi gündemde.

Şu aşamada asıl dikkat çekici olansa, bu konuda Irak ile hiç olmadığı kadar önemli bir koordinasyon imkânının yakalanması.

Irak birkaç hafta önce PKK'yı "yasaklı örgüt" listesine almıştı.

Bundan sonraki aşama ise resmen "terör örgütü" sayılması olacak.

Türkiye'nin beklentisi bu yönde ki Cumhurbaşkanı Erdoğan Bağdat'taki basın toplantısında da dönüşte uçakta gazetecilerle sohbetinde de buna vurgu yaptı.

Terörle mücadelede Türkiye ile ortaklık yapmasında, Bağdat için önemli bir itici güç de var.

O motivasyon kaynağının adıysa "Kalkınma Yolu."

Irak savaşlar, iç mücadeleler, yolsuzluklar, terörle mücadele ve şiddetin gölgesinde yıllar boyunca harap hale geldi.

Bir süredir toparlanmaya, geleceğe daha güvenle bakmanın yolunu bulmaya çalışıyor.

Ana gelir kaynağı petrol ama bunu çeşitlendirmek şart.

Doğudan batıya ulaşın hattında önemli bir alternatif güzergâh olmak istiyor.

Bunun içinde Türkiye'ye çıkan önemli bir fırsat bulmuş durumda.

Irak'ın en güneyinden en kuzeyine uzanacak demiryolu ve karayolu hattı.

1200 kilometrelik hat, Süveyş kanalından geçecek bir gemiye göre, ürünlerin Avrupa'ya ulaşmasını 10-15 gün kadar kısaltacak.

Bu da iddialı bir seçenek olacağı anlamına geliyor.

Ovaköy'e ulaşacak hat, Türkiye üzerinden Avrupa'ya uzanacak.

Irak için kelimenin tam anlamıyla bir mega proje...

Üstelik bu proje sadece bir ulaşım hattı olmayacak.

Türkiye'nin etki gücünü göstermesi bakımından, tarihi bir dönüm noktası haline gelecek.

Önemli jeopolitik değişimler, dönüşümler sağlayacak.

Çin'in Kuşak ve Yol projesi ile ABD'nin buna alternatif oluşturmak istediği Hindistan çıkışlı İsrail'e uzanana güzergâh arasında önemli bir yer tutacak.

Yani devlerin çıkar mücadelesi içinde, Türkiye ve Irak'ın ortaklığıyla yeni bir rota oluşacak.

Buna Başta Körfez ülkeleri olmak üzere diğer bölge ülkelerinin de katılması muhtemel.

Basra'da inşa edilmekte olan Büyük Fav limanı, bölgenin en büyük limanı olarak diğer ülkelerin de yatırım konusunda iştahını kabartıyor.

Bu ortaklığın zamanla Kalkınma Yolu projesine de sirayet etmesi pekâlâ mümkün.

Ancak bu olmasa bile Irak projeyi tek başına hayata geçirmeye istekli.

Finansmanı için gerekli adımları attı bile.

Sonuç olarak, Kalkınma Yolu projesi öyle büyük bir pasta ortaya çıkaracak ki, ülkelerin birbirlerinin çıkarlarını gözetmesi ve düşmanca faaliyetlerden kaçınması için doğal bir iklim oluşacak.

Umuluyor ki bu zamanla bölgeye yayılacak.

Bu noktada Türkiye deyim yerindeyse için bir taşla iki kuş vurma fırsatı var.

Tam da az önce bahsettiğimiz sebeple, Irak Türkiye'nin hassas terörle mücadelesine omuz verecek.

Bunu sadece Kalkınma Yolu Türkiye'ye uzandığı için yapmayacak.

Aynı zamanda ülkeyi baştan başa geçen bu hattın güvenliğinin sağlanması şart.

Lakin terör örgütleri topraklarında cirit atarken bu risk her zaman sürecek.

Çünkü PKK, Irak'ta Bölgesel Kürt Yönetimi ve Türkmenler için de ciddi bir baş ağrısı.

Haliyle ülke için her zaman istikrarsızlık riski taşıyor.

Eğer kalkınma ve refah gelecekse, Irak için bu sorunun aşılması elzem.

Bağdat ve Erbil zaten son dönemde örgüte hayli mesafeli.

Ancak burada çıbanbaşı gibi duran bir Süleymaniye var.

Talabanilerin KYB'si terör örgütüyle oldukça içli dışlı.

Bu meselenin nasıl aşılacağı ise bir başka soru...

Ülkenin istikrarı ve refahı için bu terör sevdasından vazgeçmeleri yönünde çok ağır baskılar görecekleri muhtemel.

Haliyle aksi yönde davranmaları yönünde destek de görecekler.

Hangi ülkelerden olacağını az çok tahmin edersiniz.

Kimileri iççin iyimser bir tahmin olarak görülse de, büyük proje hayata geçtiğinde Talabanilerin de bu refah pastasından pay almak isteyecekleri kanaatindeyim.

Çünkü sadece onlar dışarıda kalmak istemeyeceklerdir.

İşte o zaman, terör örgütünün Irak'ta destek için tutunduğu son dal da ortadan kalkabilir.

Tabii o zamana kadar Türkiye-Irak ortaklığında askeri yöntemlerle bu sağlanamamış olursa.

Şahsen iş oralara kadar vardığında zaten Talabaniler için PKK'yı desteklemenin bir anlamı kalmayacağı düşüncesindeyim.


Yazarın diğer yazıları