ANASAYFA
TV PROGRAMLARI
PROGRAMLAR
YAYIN AKIŞI
CANLI YAYIN
24 RADYO
REKLAM
İLETİŞİM VE KÜNYE


Gazze Ateşkesi: Barış mı, Geçici Bir Soluk mu?

Dünya genelinde de büyük sevinç yaratan, İsrail-Hamas ateşkes anlaşmasını, 15 aydır süren kanlı çatışmaları sona erdiren önemli bir diplomatik başarı olarak görmek mümkün. Zaten, ABD Başkanı Biden ile seçilmiş başkan Trump'ın, ateşkesi sahiplenme yarışı, bu mutabakatın önemini fazlasıyla anlatıyor. Biden Yönetimi, ateşkesi diplomatik başarı olarak sunarak uluslararası alanda prestij kazanmaya çalışırken, Trump ise ateşkesi kendi seçim başarısına bağlayarak, ABD iç siyasetinde liderlik algısını pekiştirmek istiyor.

Öte yandan, İsrail- Hamas ateşkesinin, esir değişimi ve insani yardımların artırılması gibi koşullar içermesi, yine örneğin, AB'nin bölgedeki insani krizin hafifletilmesine katkıda bulunmak için Gazze'ye 120 milyon euro yardım sözü vermesi, gerçekten takdire şayan gelişmeler. Ama, geçmişte de buna benzer ateşkesler olduğunu ve ne yazık ki ömürlerinin kısa sürdüğünü unutmamak gerek. Hele, İsrailli yetkililerin anlaşmayı "acı verici" olarak nitelendirmesi, İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog ve Dışişleri Bakanı Gideon Saar'ın, tehlikeli buldukları mahkumların serbest bırakılmasının zorluğuna dikkat çekmesi, sevinmek için henüz çok erken olduğunu hissettiriyor.

Bir diğer pencereden, Gazze'de sağlanan ateşkesi analiz ederken, yalnızca bölgesel çatışmaların durdurulması olarak değil, aynı zamanda küresel siyasette önemli dengelerin test edildiği süreç olarak da okumak gerekir. Çünkü, sizlerin de bildiği gibi, ateşkesin sürdürülebilir olması, tarafların "askeri değil diplomatik çözüm" arayışında olmalarına bağlı. Bölgede gerçekten barış isteniyorsa, esir değişimi gibi çok hassas konuların, ateşkesin sürdürülmesi noktasında, bir stres testi yaratabileceği hissedilirken, sürecin yakından izlenmesi, tarafların yükümlülüklerine bağlı kalmaya ikna edilmesi çok önemli. Diğer yandan şu da ortada, İsrail'in ileride daha sert politikalar uygulama ihtimali, Filistin için büyük endişe kaynağı. Dahası İsrail kamuoyunda, esir değişimi kapsamına alınan "tehlikeli mahkumların serbest bırakılması" kararı, toplum içinde kutuplaşmayı artırmış görünüyor. Dolayısı ile, İsrail yönetiminin bu gerilimi nasıl yöneteceği, ateşkesin kalıcılığı üzerinde etkili olacaktır.

Türkiye'nin bu süreçteki insani diplomasi çabaları, hem bölgedeki itibarını hem de küresel arenadaki etkinliğini artırma fırsatı sundu. Ateşkesin sağlanmasında baştan beri önemli rol oynayan ve arabulucu ülkeler arasında yer alan Türkiye'nin, özellikle bölgedeki insani durumun iyileştirilmesine yönelik harcadığı büyük çabalar gurur verici, ama çok da stratejik anlam içeriyor. Çünkü bu ateşkesin kalıcı olması, Türkiye'nin bölgedeki diplomatik ve ekonomik etkisini çok daha artıracak. Gazze'nin yeniden inşa sürecinde, Türkiye'nin önemli bir lojistik üs, stratejik nokta olacağı kimsenin gözünden kaçmıyor.

Toparlarsak, Hamas- İsrail ateşkesinin bölgesel ,küresel dengelerde önemli dönüm noktası olacağını söylemek mümkün. Ama kalıcı bir barış sağlanması için tarafların karşılıklı güven oluşturması ve uluslararası aktörlerin aktif destek vermesi kritik önem arz ediyor. Çünkü şu ortada ki, ateşkesin başarıya ulaşması, tarafların ve bölge ülkelerin ötesinde, küresel bir dayanışmayı gerektiriyor.


Yazarın diğer yazıları