ANASAYFA
TV PROGRAMLARI
PROGRAMLAR
YAYIN AKIŞI
CANLI YAYIN
24 RADYO
REKLAM
İLETİŞİM VE KÜNYE


Yıldızın parlasın!

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan dün Kahire'deydi.

Arap Ligi Dışişleri Bakanları Toplantısı'na katıldı, İsrail'in katliamları ve işgaline karşı birlik olma çağrısı yaptı.

Bölgesel sınamalar ve zorluklara ancak bölge ülkelerinin gerçek çözümler bulabileceğini söyledi.

İlişkilerin ve ittifakların geliştirilmesi gerektiğini vurguladı.

Ziyaret ve hitap çok önemliydi çünkü Türkiye Arap Ligi toplantısına 13 yıl sonra davet edilmişti.

Elbette dikkati çeken bir başka nokta zamanlaması.

Daha birkaç gün önce Mısır Cumhurbaşkanı Sisi buradaydı.

İş birliği mesajları verildi.

Üzerinden çok geçmeden Cumhurbaşkanı Erdoğan bir başka önemli mesaj vermişti.

Türkiye'nin Mısır ve Suriye ile ilişkilerini geliştirmek için atılan son adımları hatırlatmıştı.

Bu adımların İsrail'in artan yayılmacılık tehdidine karşı bir dayanışma hattı oluşturmayı amaçladığını ifade etmişti.

Son Arap Ligi toplantısına Türkiye'nin katılımı, bu mesajın muhatabı ülkelerde de karşılık bulduğunu gösteriyor.

Çünkü Arap Ligi üyesi olan Suriye de Türkiye'ni toplantıya katılmasına onay verdi.

Özetle bölgede Türkiye'nin merkezinde olduğu yeni ve önemli bir güç dengesi şekilleniyor.

Üstelik Mısır ve Suriye dahil, Arap ülkeleri de bu durumdan fayda sağlayacağının farkında görünüyor.

Türkiye son yıllarda sahada askeri anlamda attığı önemli adımlarla kendisine rağmen oyunlar kurulamayacağını gösterdi.

Libya, Suriye, Irak, Doğu Akdeniz ve Kafkaslar bunlara sadece birkaç örnek.

Zorlayıcılık kullanılarak sahada atılan adımlar, caydırıcılık ve masada daha fazla güç getirdi.

Bu aşamada diplomatik güç de çok etkili ve yerinde hamlelerle devreye girdi.

İlmek ilmek bir diyalog, normalleşme ve iş birliği iklimi oluşturuldu.

Bugün gelinen nokta işte bu istikrarlı ve koordineli çabaların sonucu.

Davet ayrıca Türkiye'nin Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan gibi ülkelerle yürüttüğü normalleşme süreçleri ve Türkiye'nin bölgedeki rolüne duyulan ilginin bir yansıması.

Arap Ligi'ne davet, Türkiye'nin artan etki gücüyle oluşan yeni tablonun sadece bir boyutu.

Çok yönlü diplomasinin sonucu olarak başka alanlarda da dikkat çekici bir ilgi var.

Dün Kahire'de olan Hakan Fidan, geçtiğimiz hafta da Brüksel'deydi.

Türkiye 5 yıl sonra gayri resmi dışişleri bakanları toplantısına davet edilmişti.

Yani Avrupa Birliği de karşı karlıya olduğu pek çok zorlu meselede Türkiye'nin gerek taraf gerekse arabulucu olarak etkin olduğunun farkında.

Hakan Fidan'ın Kahire'de görüştüğü isimlerden birinin de AB'nin dış politika şefi Josep Borrel olması elbette tesadüf değildi.

Aynı şekilde BRICS üyeliği meselesi de bu çok boyutlu diplomatik yaklaşımın diğer yüzü.

Batı ile iyi ilişkiler içindeyken Arap coğrafyasının yanı sıra "küresel ekonomik güney" ile de olumlu ilişkiler, hatta ortaklıklar geliştirmek Türkiye'yi gelecekte çok daha merkezi bir konuma taşıyacaktır.

Eğer BRICS üyeliğine ulaşırsa, elde edeceği yeni jeopolitik konumla batı ve doğu arasında benzersiz bir yer edinebilir.

Bu zaman zaman karşısına sınamalar çıkarabilir, muhtemeldir.

Fakat Türkiye bunların üstesinden gelebilecek siyasi ve diplomatik kapasiteye ulaşmış durumda.


Yazarın diğer yazıları