Alışveriş değil, alış çılgınlığı 11.11
Alışveriş, insanlık tarihinin en eski pratiklerinden biridir ve ticaretin ilk kez Mezopotamya'da çivi yazısı ile kaydedilmesiyle başladığı düşünülmektedir. M.Ö. 3000'lerde yapılan bu ticaret, mal değiş tokuşu şeklinde olup, para henüz keşfedilmediği için daha çok takas yöntemine dayanıyordu. Daha sonra, Roma İmparatorluğu döneminde pazar yerleri oluşmuş, böylece alışveriş belirli merkezlerde toplumsal bir etkinliğe dönüşmüştür.
Endüstri devrimi ile birlikte, mağazalar ve alışveriş merkezleri yaygınlaşmaya başlamış, alışveriş kültürü yeni bir boyut kazanmıştır. Özellikle 20. yüzyılın ortalarında, perakende sektörü ve müşteri hizmetleri kavramı gelişmiş, alışverişe yalnızca bir ihtiyaç değil, aynı zamanda bir keyif olarak bakılmaya başlanmıştır. Bu süreçte reklamcılığın etkisi, insanların tüketim alışkanlıklarını belirleyen önemli bir etken haline gelmiştir.
Globalleşen dünyada tüketim kültürü hızla yayılırken, Black Friday, Singles' Day (11.11), Cyber Monday gibi alışveriş etkinlikleri küresel birer çılgınlık haline gelmiştir. Özellikle Çin kaynaklı bir gün olan 11 Kasım, yani Singles' Day (Bekarlar Günü), dünya çapında milyarlarca dolarlık satış yapılmasına yol açmaktadır. Çin'in online alışveriş devi Alibaba tarafından başlatılan bu etkinlik, son yıllarda rekor satış rakamlarına ulaşarak tüketim çılgınlığının sembollerinden biri haline gelmiştir.
Bu alışveriş günü, başlangıçta yalnızca bekarların kendilerine hediye alarak eğlenmeleri amacıyla başlasa da, kısa sürede dev bir alışveriş festivaline dönüştü. Pek çok ülke, kendi versiyonlarını oluşturarak bu çılgınlığa katıldı. Tüketicilere sunulan büyük indirimler ve fırsatlar, alışverişçilerin bu günlerde mağaza önlerinde uzun kuyruklar oluşturmasına, hatta mağazaların açılış saatinde kapı önünde sabahlamasına sebep olmaktadır. Dijital alışverişin hızla yayılmasıyla, artık insanlar bu çılgınlığa internet üzerinden katılmakta, hatta siparişlerini önceden hazırlayarak saatler öncesinden kampanya başlangıcını beklemektedirler.
Çılgınlığın geldiği son noktada ise insanlar çeşitli hazırlıklar yapıyor. Sepetlerine önceden ürün ekleyenler, indirim saatinde anında alışverişi tamamlamak için hızlı davranıyorlar. Mağazalar bu günler için özel reklam kampanyaları yaparak insanları cezbederken, aynı zamanda "stokta tükenmeden" alma telaşı yaratarak aciliyet hissi oluşturuyorlar.
Bu çılgınlığın getirdiği sosyal etkiler de göz ardı edilemez. İhtiyaçtan ziyade indirim fırsatlarıyla alışveriş yapma dürtüsü, israf kültürünü ve tüketim bağımlılığını körüklemektedir. Tüketiciler üzerinde yapılan bazı araştırmalar, alışveriş çılgınlığının birçok insan için bir stres kaynağı haline geldiğini göstermektedir. Ayrıca, aşırı tüketimin çevresel etkileri de ciddi boyutlardadır.
Alışveriş, insan ihtiyaçlarını karşılamanın ötesine geçen bir eylem haline geldi. Alışveriş günleriyle tetiklenen bu çılgınlık, dijital dünyada giderek daha yoğun bir hale gelmekte. Bugün de o günlerde biri ve kendini tutabilen herkese kocaman bir alkış.