ANASAYFA
TV PROGRAMLARI
PROGRAMLAR
YAYIN AKIŞI
CANLI YAYIN
24 RADYO
REKLAM
İLETİŞİM VE KÜNYE


ABD yarın başkanını seçiyor

ABD seçimlerinin karmaşık yapısı, hem küresel hem de Türkiye'nin stratejik çıkarları açısından önem taşıyor. ABD başkanlık seçimleri dört yılda bir, Kasım ayının ilk Salı günü yapılır. Seçim süreci, halkın oyları ile seçeceği delegeler aracılığıyla şekillenir. Her eyaletin kendi seçimleri ile belirlenen bir delege sayısı vardır ve ABD Başkanını seçen bu delegeler, her eyalette çoğunluğu kazanan aday lehine oy kullanır. Bu sistem, "Seçim Kurulu" yani Electoral College adı verilen bir yapının işleyişine dayanır.

Seçimlerde belirleyici olan eyaletler, özellikle değişken sonuçlar gösteren "salıncak eyaletler"dir. Bu eyaletler, adayların kampanya çalışmalarını yoğunlaştırdıkları bölgeler olarak bilinir ve bu yılki anketler, Florida, Pennsylvania, Michigan, Wisconsin ve Arizona gibi eyaletlerde sıkı bir yarış olduğunu göstermekte.

Öne çıkan bir başka ilginç anket de Ohio'daki "Kurabiye Anketi"dir: Burada, bazı pastaneler adaylara özel kurabiyeler hazırlayarak halkın tercihlerini gözlemliyor; genellikle bu anket, seçimi kazanan adayı doğru tahmin etmesiyle ünlüdür. Ancak elbette bu tür eğlenceli bir yöntem, yalnızca tahmin unsuru olarak kalır. Yalnız 40 yıldır yapılan anketlerin 10 seçimden 9'unu doğru tahmin ettiğin i eklemek isterim. Tek yanlış tahmin 2020'de Joe Biden'ın kazandığı yarış olmuş.

ABD seçimlerinde her türlü sürprize denk gelebiliriz. Mesela ABD seçim tarihindeki en çekişmeli dönemlerden biri 2000 yılındaki George W. Bush ve Al Gore arasındaki seçimdi. Florida'da yapılan yeniden sayım sonucunda Bush kıl payı galip geldi ve seçim sonucuna dair yargı kararı ile seçimi kazandı. 2024 seçimleri de benzer bir şekilde yakın geçmesi beklenen seçimlerden biri olarak tarihe geçebilir. Gittikçe kutuplaşan Amerikan toplumunda hangi adayın kazanacağı sadece ülke içi değil, küresel siyaseti de etkileyebilir.

Yarın yapılacak ABD'deki başkanlık seçimleri sadece ABD için değil, Orta Doğu için de önem taşıyor. Filistin-İsrail ilişkilerinde köklü değişiklikler yaratabilecek politikalar, Gazze'nin durumunu doğrudan etkileyebilir. Amerika başkanını 60. kez seçerken 20 Ocak 2025'te Kamala Harris ya da Donald Trump yemin edip resmen görevine başlayacak. Seçimlerin sonucunda benimde merak ettiğim birkaç şey var mesela ABD'nin Orta Doğu'daki yaklaşımı, Filistin halkının yaşam koşulları, güvenlik meseleleri ve insani yardımlara faydaları olacak mı? Bekleyelim görelim.


Yazarın diğer yazıları