ANASAYFA
TV PROGRAMLARI
PROGRAMLAR
YAYIN AKIŞI
CANLI YAYIN
24 RADYO
REKLAM
İLETİŞİM VE KÜNYE


Modern Zorunluluk

Henüz yaşamın temel amacı net olarak herkes tarafından anlaşılmamışken ,yüzyıllardır devam eden çözüme kavuşmayı bekleyen nurtopu gibi annelik...

Modern Çağın Gerekliliği ;

Binlerce kitap yazılıp , binlerce araştırma yapılmıştır annelik üzerine... Ben bilgili anne olacağım, çocuğuma anneliği en mükemmelinden yapacağım, derken mutsuz anneler, mutsuz kadınlarla karşı karşıyayız. Elbette ki okumanın gücü tartışılmaz , bilgi her konuda önemli, fakat biz kadınları yöneten hormonları nasıl olurda görmezden gelebiliriz... Bozulan hormon dengeleri sebeplerine girmek bile istemiyorum. Duygularımız bizim en büyük silahımız. Doğrusunu yapacağım derken bağsız, saygısız , mutsuz ebeveynler oluverdik.

Kadınlara yüklenen misyonların bir yenisi de'' mükemmel'' annelik.

Kim bu mükemmel anne ? Nasıl olunur ? Bilmiyorum ama, mükemmel olmak uğruna duygudan uzak, sevgiden uzak, bağdan uzak ilişkiler içinde debelenip duruyoruz.

Ee peki nasıl çıkacağız bu işin içinden? Kim anlatacak doğrusunu bize?

Daha iyi anne olacağım sevdası içinde kendini kaybeden kadınlar size sesleniyorum... Sakin olun! panik yok! Çünkü annelik içgüdüsel bir gerçeklik.

Güzel yemek yesin ,güzel giyinsin, aman mahcup olmasın, aman psikolojisi bozulmasın, su saatte yatılacak, su saatte kalkılacak, sütün sıcaklığı için termometre kullanılacak... Sıcaklık için yıllardır kullanılan bilekler, boşuna yakıldınız boşuna...

Tam bu sorularla boğuşurken annem geldi aklıma. Otuz yaşında beş çocuk, üstelik okuma yazması da çok azdı. Öyle rahat falan da değil, ona yardım eden birisi, yemeğini yapan, bulaşığını yıkayan da yoktu. Kimse böyle anne olacaksın bunları yapacaksın da dememiştir hiç sanmıyorum. Sadece merhameti ile sarıp, sarmaladı.

''Sevgi her şeyi çözer'' cümlesi benim için çok çok anlamlı...Hiç annemin bana terlik atarken çocuğumun psikolojisi bozulur, benim üstüme yürür diye düşündüğünü sanmıyorum. aksine tam yerine denk gelirse anlar bir daha yapmaz niyetini ,atış şeklinden hatırlıyorum....:)

Kabahat işlediğimde korksam da, evde yiyeceğim zılgıtın hesabını yaparak giderdim, kaçmak hiç aklıma gelmezdi. Annemin tek bir bakışı o gözlerle söylediği cümleler benim kendime gelmem için pek tabi yeterliydi.

Peki ya sonra ne olurdu? Söylene söylene pişirdiği yemekten bir kaşık daha fazla benim tabağıma koyar, kızdığı için içten içe pişmanlığını dile getirmese de anlardım. Ya da bayramlar için sakladığı çikolata birden ortaya çıkardı. Terliğin acısını, o bakışı hemen unutuverirdim. Tabi atış yapıldıktan sonrada ''getir o terliği'' cümlesini hiç unutmayayım. Dayak iyi bir şey demiyorum aman yanlış anlaşılmasın, anne terliği iyidir diyorum sadece...

Güzel kadınlarımız, unutmayalım bunca yükümüz varken birde mükemmel anne olacağım diye diye hata yapıyoruz. Annelik, kalbin avuçlarında gezmek gibi bir şey... İyilik yapayım derken çocuklara kötülük yapmayalım. İyisi ,doğrusu diye diye sevgisiz, iletişimsiz, anne babaya mesafeli çocuklar yetiştirmeyelim. Anne ile olan güvensiz ilişki, hataya mecbur kılar .

İşin bilimsel kısmı ile konuşmuyorum, tamamen insani ve yaradılış bütünlüğü içinde konuşuyorum. Bırakın anneliğin peşini, dokunmayın artık kutsalımıza, üzerine anlamlar yüklemeyin, annelik tek başına ordudur... Güçtür... İnançtır...

Modern çağın ders verme şeklide değişti. Kimine göre doğru kimine göre hatalı bilemem, oturduğum yerden de ahkam kesmek istemiyorum ama kendi içimde sorguluyorum da. Bizim yansımamız, bizim genlerimizle aktarımlarımız değil mi?

Artık her türlü habere hemen herkes ulaşabiliyor. Bir çok insanın özel hayatına istemesek de dahil oluyoruz. Halka mal olmuş anne ve babaların üzerindeki ağır sorumluluğunda farkındayım. Fakat hayatımızın her saniyesini paylaştığımız bu dönemde madem ki doğrusunu yapacağız diye anneliği sayfa sayfa okuyup öğrendik, attığımız her adımın çocuktaki etkisini de hesap etmeliyiz.

Çocuk hata yapar, yapacakda. Bizler onu iyileştirip toparlayacağız. Bağları koparacak, sonrasında düzeltilemeyecek hatalar yapmamak için çocuklarımızın özelini dışarıya biraz susmalıyız. Çünkü biz çocuklarımızın parkta ''yavaş sallanır mısın?'' diyen teyzeye ''Benim çocuğuma karışamazsın, psikolojisi bozuluyor'' diye yükselen anneleriz. ''Özgüvenini sarsıyorsun arkadaşlarının yanında uyaramazsın'' diye öğretmenine dava açan anneleriz ya.

Yapmayalım! Mükemmel anne olmak zorunda değiliz. Sevgi dolu, anlayışlı ve sabırlı anne olmak yeterli. Anneliği bu denli karmaşık hale getirmeyelim.

Çocuklarımız bizimle iyileşir unutmayın... Çocuklarınıza dokunun, çünkü anne eli iyileştirir.


Yazarın diğer yazıları