Koca Koca Adamlar
Siyaseti oldum olası sevmeyen biriyim fakat takip etmenin de gerekli olduğunu düşünüyorum. Anlamadığım, anlamlandıramadığım binlerce olayı da var. Bilgi, tecrübe, olgunluk ve vizyon gerektiren durumların siyasetin üzerindeki etkisini tahmin edebiliyorum. Çok küçükken siyaseti daha eğlenceli bulduğumu söylemek isterim. O yıllarda siyasetin özellikle seçim zamanlarında belki tuhaf ama hep eğlenceli bir tarafı olurdu. E tabi çocuk aklı bu, gördüğüm ve algıladığım hafızamdaki yeri sadece bu kısmıydı. Ben nerden bilecektim? Koca koca eğitimli adamların en ufak bir fikir ayrılığında da bu denli çirkinleşebileceklerini, kimse bana demedi ki...
Komik yüzümüzü güldüren tepkiler, zekice cevaplar bence siyasetin en renkli tarafı. Fakat siyasette durum artık aynı görüşte olduklarınla bile karşı karşıya geldiğinde ne yaptığını, ne dediğini bilmez basit kavgalarla centilmenlikten ve tüm etik değerlerden uzak bir hal aldı.
''Modernlik'' ve ''özgürlük'' kelimelerine sığınarak altı boş, birbirini dinlemeyen, duymayan, sadece bağıran bir toplum olduk ve okumuş aydın kişilerin çıkıp karşı karşıya fikir tartışması yerine sosyal medyası üzerinden seviyesiz tartışmalarına şahit oluyoruz. Sizce de bu durum çok saçma, ürkütücü ve kaygı verici değil mi? Aydın bir gazeteci neden fikirlerini basit cümlelerle savunur? Ya da toplumu temsil etmek için yola çıkan biri neden kendini bu denli büyük harflerle ifade etmeye çalışır ki?
Salıncak sırası için kavga edilen çocuk parkına çevirdiniz ortalığı resmen. "Gidin az ötede oynayın başımız şişti yahu..."
Siyaset, ikna gücüdür. Daha kendini duymayan, söylediğine kendisi bile inanmayan bir sürü koca koca adamla nasıl baş edeceğiz?
''Korkaklığın krallığı'' olarak gördüğüm sosyal medyadan amaçsızca tartışmanın bir anlamı var mı? Bence yok! Allah aşkına iletişimin gücüne inanın.
Çok kıymet verdiğim, güven veren siyasetçilerimiz, gazetecilerimizden bahsetmiyorum elbette. Bu tepkilerin temelin de aslında derinlemesine öfke dolu. Birbirilerine tehdit içeren sözlerle ki, bence komik! Sadece komik durumlara düşüyorlar.
Eski dostlar için "Neden ters düştünüz? Dünün abileri bugün neden düşman oldular? Kutuplaşma ortamının kime ne faydası var? " gibi sorular bence yerinde sorular. Kimler, neden korkuyor? Amaç ve gaye devlet olduğunda ortak noktada buluşamamanızın sebebi ne? Artık, bizleri kendi öfke ve hırslarınız yüzünden ayrıştırmayın. Sözleriniz açıklamalarınız ikna eden cinsten olsun. Basit kelimeler, benzetmeler ile asla ve asla inandırıcı olamıyorsunuz! Ki amacınızın da sadece laf ebeliği olduğunu düşünüyorum. Şayet hedefiniz gerçekten hayata bir katkı sağlamak olsaydı önce kendi kapınızın önünü süpürürdünüz.
Son olarak elinizdeki kamera ve tuşları boş boş gider yapmak yerine, daha kaliteli cümleler ile insanlara fayda sağlamak için kullanın.