Seçime sayılı günler kala siyaset kirli siyaset yüzünü göstermeye başladı. Özellikle Ankara'da Mansur Yavaş'ın seçilmesi zora girince, Cumhur ittifakı adayı Turgut Altınok'un mal varlığı beyanı üzerinden malum güruih abanmaya başladı. Mesnetsiz iddialar üzerinden haysiyet cellatlığına, onur suikastine soyundular. CHP İstanbul il binasının alımı için çantalar içinde taşınan balya balya paraları görmek istemeyenler, mal bulmuş mağribi gibi Turgut Altınok'u hedefe koydu. Oysa Turgut Altınok açık açık "hesabını veremeyeceğim tek kuruşu ıspatlasınlar, istifa ederim" diye açık açık meydan okudu.

MAL VARLIĞI BABADAN MİRAS

Turgut Altınok mal beyanını tarihleriyle miktarlarıyla tek tek kamuoyuyla paylaşıtı. Hiçbir şeyi gizlemedi. Altınok'un malvarlığı listesi incelendiğinde tümünün babasından miras kaldığı açıkça görülüyor. Sadece bir tanesi 1994 yılından sonra satın alma yoluyla edinilmiş ve eşinin üzerinde görülüyor. Dğer tüm kalemler 1994 yılı öncesine ait. Yani Turgut Altınok 1994 yılında Keçiören Belediye Başkanı seçildikten sonra ticaretle tüm ilişkilerini kesmiş. Ancak Turgut Altınok'un malvarlığı üzerinde tepinenler tüm bu gerçeklere kulaklarını ve gözlerini kapatıp aynı nakaratı tekrarlayıp duruyor.

BU OYUN İŞE YARAR MI?

Turgut Altınok'a dair sorulması gereken soru net olarak şudur: Belediye başkanlığı döneminde haksız mal edinmiş mi? Bunun cevabının da mal beyanına bakıldığında net olarak 'hayır' olduğu görülüyor. Mesela aynı soru Ekrem İmamoığlu ve Mansur Yavaş'a da soruluyor mu? Belediye Başkanı olduktan sonra malvarlığınız arttı mı? Beledilye Başkanı seçildikten sonra Çanakkale, Balıkesir ve Trabzon'da yüklüce mal edindiniz mi? diye soruluyor mu? Belediye Başkanı seçilmeden önce "Ankara'da bir evim bile yok, kiradayım' açıklamasını yapanlara, Beledilye Başkanı seçildikten sonra Londra'dan ev aldınız mı? Milyon dolarlık evde nasıl oturabiliyorsunuz? diye soruluyor mu? Tabii ki hayır. Varsa yoksa varlıklı bir aileden gelen, anne ve babası 1986 yılında Umre ziyareti sırasında elim bir trafik kazasında hayatını kaybedince kendisine miras kalan varlıkları dürüstçe paylaşan Turgut Altınok'un üzerinde abanın. Hiç dürüstçe değil, hiç adil değil, hiç etik değil.

TURGUT ALTINOK'TAN REST

Koro halinde Turgut Altınok'a itibar suikasti yapmaya çalışanlar, haysiyet cellatlığına soyunanlar şimdi de Turgut Altınok'un Antalya'da 600 dairesi olduğu yalanını ortaya attılar.Sevgili Hande Fırat'ın moderatörlüğünde dostum Zafer Şahin'le birlikte, Turgut Altınok'a Cnn Türk canlı yayınında her şeyi en ince ayrınıtısına kadar sorduk. Altınok kendinden emin ve çok net konuştu;"Ankara'da anketleri görenler, kaybedeceklerini görenler bir yalan, iftira, çamur kampanyasına başladılar. Benim saklayacak hiç bir şeyim yok. Altınok özü birdir sözü birdir. Antalya'da 600 tane dairem varsa tapusunu çıkartmayan namerttir. Alçaktır"

Oysa konuşmamız gereken dolaşıma sokulan bu yalanlar değil. Konuşmamız gereken Ankara'da son 5 yılda hiçbir şey yapılmamasına karşın, Turgut Altınok'un Ankara'yı bir Dünya Başkenti yapma vaadidir. Oysa konuşmamız gereken Turgut Altınok'un Mansur Yavaş'a yaptığı "gel canlı yayında her şeyi ince ayrıntısına kadar birbirimizin gözünün içine baka baka tartışalım" çağrısıdır.