Torbalı'daki lokanta patlaması davası başladı: 3 sanık hakim karşısında

Torbalı Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar iş yeri sahibi G.K, patlamadan bir gün önce tüpü değiştirdiği iddia edilen M.K. ile tutuksuz yargılanan tüp firmasının Ege bölge sorumlusu O.İ, patlamada yaralananlar, hayatını kaybedenlerin yakınları ve taraf avukatları katıldı.

Duruşmada ilk söz verilen iş yeri sahibi tutuklu G.K, 1,5 ay sanayi tüpü kullandığını, patlamadan bir gün önce de yeni tüp taktırdığını söyledi.

Patlamaya kadar tüplerde herhangi bir sorun yaşanmadığını belirten G.K, şöyle devam etti:

"Gece yarısına kadar komşularımla kapının önünde oturduk. Ardından dükkan sahibim Mehmet Damar ailesiyle geldi, kokoreç yiyip gitti. Saat 01.00 civarında da genel kontrollerimi yapıp iş yerimi kapattım. Yanımda kimse çalışmıyor, tek başıma işlerimi yürütüyordum. Olay günü arkadaşımın oğlu aradı, 'abla şükür hayattaymışsın, senin dükkan patladı, herkes içerde ölünü arıyor, doğal gaz patladı' dedi."

İş yerindeki patlamaya ilişkin detayları televizyondan öğrendiğini söyleyen G.K, "Ölmemiş olmamın şaşkınlığını yaşıyordum, yerde ölenleri görünce ağlıyordum. Ölmek istemeyi diledim. Arkadaşlarım aradı, 'televizyonda senin haberin var' dedi. Açtım, vali konuşuyordu, 'sanayi tüpü patladı' dedi, o zaman öğrendim." diye konuştu.

Belediye ekiplerinin ruhsat için başvuru yaptıktan 15 gün sonra geldiğini iddia eden G.K, "Olaydan 24 gün önce ocağın üstüne aspiratör yapmam gerektiği söylendi. 'Proje çizeceğiz, size telefon edeceğiz' dediler." ifadesini kullandı.

Mahkeme başkanının, "Özensizlik ve tedbirsizlik yaptığınızı düşünüyor musunuz?" sorusuna ise G.K, "Evet kabul ediyorum. Zabıta ekiplerinin denetimde ruhsat için başvuru yapmadığımı anladım. Keşke geldiklerinde iş yerimi kapatsalardı, bu olaylar yaşanmasaydı." dedi.

"NASIL TAKILMASI GEREKİYORSA SIFIR CONTAYLA TÜPÜ TAKTIM"

Tüpü değiştiren M.K. de iş yeri sahibine, tüpün kafesli şekilde dışarda olması gerektiğini söylediğini ileri sürdü.

LPG dağıtıcı şirketin kendisine, "tüp değiştiremezsin" demediğini savunan M.K, "O gün tüp nasıl takılması gerekiyorsa sıfır contayla tüpü taktım. Bunlardan da eminim. Belge almam konusuyla ilgili de "alırsın" dediler." diye konuştu.

LPG dağıtıcı şirketin Ege bölge sorumlusu O.İ. de M.K'yi 8 kez eğitime çağırdıklarını ancak kendisinin katılmadığını öne sürerek, "Ege Bölgesi'nde 174 bayim var. Şirketimiz hem online hem de yüz yüze eğitim veriyor. Tüpü olay günü kimin taktığını da bilmiyoruz." dedi.

Mahkeme heyeti başkanının, "Sertifika almadan tüp takabilirler mi?" sorusuna ise O.İ, "Biz bayimize iletiyoruz, tüpü takan işçisi de olabilir. Onlara eğitimi vermekle de iş yeri sahibi mükelleftir." cevabını verdi.

Ayrıca O.İ, iddianamenin hazırlanmasının ardından tüp bayisiyle sözleşmelerini feshettiklerini iddia etti.

"KONUŞULANLARI SAMİMİ BULMUYORUM ŞİKAYETÇİYİM"

Daha sonra patlamada yaralanan ve yakınlarını kaybedenlere söz verildi.

Olayda 2 çocuğuyla bir yeğenini kaybeden İbrahim Savucu, "Kendinizi benim yerime koyun. Hepsi birbirini suçluyor. Sonuna kadar bu işin takipçisi olacağız. Kim sebep olduysa cezasını çeksin. Benim kızlarımın hakkı yerde kalmasın." dedi.

Patlamada ölen Ruken Çağur'un eşi Orhan Çağur da karısının 5 aylık hamile olduğunu ifade ederek, sanıkların birbirini suçladığını söyledi.

Ölen Birgül Sarılmaz'ın eşi Deniz Sarılmaz da bir süre kimyayla ilgilendiğini belirterek, "Tüp firması ile belediyenin eksikleri çoktur. Bu olayın geniş şekilde soruşturulmasını istiyorum." dedi.

Evin Aslan'ın eşi Şükrü Aslan,"Burada konuşulanları samimi bulmuyorum, sonuna kadar şikayetçiyim." diye konuştu.

"İŞ YERİNİ DÜZENLİ ŞEKİLDE KONTROL ETSELERDİ BEN YARIM KALMAZDIM"

Patlamada yaralanan ve kuzeni Havin Ergin'i kaybeden Seher Ergin de duruşmaya tekerlekli sandalyeyle geldi. Gözyaşları içinde olayı anlatan Ergin, şunları söyledi:

"Havin, olaydan 10 dakika önce 'öleceğimi hissediyorum' dedi. O gün ayakkabı almaya gittik. Sonra kuzenim 'seni seviyorum' dedi, yanımdan ayrıldı. Patlama oldu, yere düştüm. Dizimden aşağısı ve elim yaralandı. Onlar iş yerini düzenli şekilde kontrol etselerdi ben yarım kalmazdım. Onlar yüzünden benim ve ölenlerin hayali yarım kaldı."

Taraf avukatlarının savunmalarının ardından duruşmaya bir süre ara verildi.

Aranın ardından cumhuriyet savcısı sanıkların mevcut hallerinin devamı yönünde görüş bildirdi.

Ergin ailesinin avukatı Türker İzzet İşbilir, sorumluların suçtan kaçmak için savunma yaptıklarını, iş yerinin ruhsatlandırılmasıyla ilgili belediyenin görevini tam yerine getirmediğini ileri sürdü. Belediyenin kusurlu personeli varsa soruşturmaya dahil edilmesini isteyen İşbilir, ek iddianame düzenlenmesi gerektiğini kaydetti.

Duruşmaya yeniden ara verilmesinin ardından ara karar açıklandı.

İddianamede isimleri geçen bazı kişilerin ikinci celseye getirilmesine karar veren mahkeme heyeti, kimya, makine, elektrik, inşaat mühendisiyle iş sağlığı güvenliği uzmanından oluşturulacak bilirkişi heyetiyle yeniden bilirkişi raporu hazırlanmasını istedi.

Mahkeme heyeti, Torbalı Belediyesine iş yeri sahibi G.K'nin geçen yıl haziran ayında ruhsat başvurusunda bulunup bulunmadığının öğrenilmesi için yazı yazılmasına karar verdi.

Patlamanın yaşandığı iş yerine 6 Haziran 2024'te denetime gidenlerin tanık olarak mahkemeye getirilmesine hükmeden heyet, İçişleri Bakanlığı Teftiş Kurulu'na müzekkere yazılarak patlama olayıyla ilgili Torbalı Belediyesine ön inceleme yapılıp yapılmadığının sorularak bilgi verilmesini kararlaştırdı.

Mahkeme heyeti sanıkların mevcut halinin devamına ve eksikliklerin giderilmesine karar vererek duruşmayı erteledi.

OLAY

İzmir'in Torbalı ilçesi Ayrancılar Mahallesi Barış Manço Caddesi'ndeki lokantada 30 Haziran'da yaşanan patlamada 5 kişi hayatını kaybetmiş, 63 kişi yaralanmıştı. Soruşturma kapsamında iş yeri sahibi G.K. ile patlamadan bir gün önce tüpü değiştirdiği belirlenen M.K. tutuklanmıştı.

Torbalı Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan bilirkişi raporunda, LPG'de sızıntı meydana geldiği, biriken gazın patladığı, patlama sonucu oluşan alev topunun diğer bölümlere yayıldığı ve ani basınç etkisiyle yıkıma sebep olduğu ifade edilmişti.

Bilirkişi raporu sonrası LPG dağıtıcı şirketin Ege bölge sorumlusu O.İ. hakkında da soruşturma başlatılmıştı.

Şüpheliler hakkında Torbalı Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından "taksirle birden fazla insanın ölümüne ya da yaralanmasına neden olma" suçundan 15'er yıla kadar hapis cezası istemiyle hazırlanan iddianame, Torbalı Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmişti.