Oytun Erbaş: Bu ülkeyi geliştirecek insanlar Anadolu çocukları olacak
24 TV Arafta Sorular programında Star Gazetesi Yazarı Esra Elönü'nün sorularını cevaplayan Prof. Dr. Oytun Erbaş 'Bu ülkeyi geliştirecek insanlar Anadolu çocukları olacak' dedi.
24 TV'nin her bölümü merakla beklenen programı Arafta Sorular'ın bu haftaki konuğu Prof. Dr. Oytun Erbaş oldu.
'BU ÜLKEYİ GELİŞTİRECEK İNSANLAR ANADOLU'NUN ÇOCUKLARI OLACAK'
Biz gelişmek istiyorsak, bu ülkeyi geliştirecek insanlar Anadolu'nun çocukları olacak. Anadolu'nun örf ve adeti ile büyümüş, oradan irfanı almış üstüne de okumuş, bilim yapmış olacak. Ben sıçanların altını temizliyorum, Allah'ın dışkısını. Eskiden ineğin dışkısını temizliyordum. Şimdi bana daha kolay geliyor. Ben onların altını temizliyorum, suyunu veriyorum. Sonra birisi geliyor hemen diyor ki 'Eldivensiz ellemem.' Kardeşim ne eldiveni, biz zaten eldivensiz her şeye girişmişiz. Bu sefer bana diyor ki 'Oytun Hoca eldivenle ellemiyor.' Ama ellemişim ben bunu zaten. Biz Kurban Bayramı'nda kurbanı eldivenle mi kestik? Bizim nasıldı biliyor musun? Bizim Kurban Bayramı ayin gibiydi. Bir yanda etin kesilmesi bekleniyor bir yandan pişmesi bekleniyordu. Babaannem kan akacak telaşı içindeydi. Biz her anının başındaydık. Hayvan doğururken başında toplanırdık. Organlarını öğrenirdik. Şimdi çocuklar okula giderken cama yapışarak gidiyor. Camdan bir dünya. Bir gerçeklikleri yok. Bu çocuk gelecekte gerçek bir bilim adamı olamaz.
'EN BÜYÜK SAVAŞ İNSANLIKTA'
Ben arabaya binerken ve inerken mutlaka besmele çekerim. Allah'ım bana öğrenme gücü ve dil gücü ver diye dua ederim. Anlayabileyim ve anlamlandırabileyim diye. Sağlık ve huzur ver diye dua ederim. Tüm bunları isterken bir yandan çalışıyorum. Tevekkül etmek gerekiyor. Her kitapta iyi düşünenler iyi yaşıyor yazıyor. Akıllılar kötümser oluyor. 1 hücre delirirse pankreas hastası olunuyor. Bir hücrenin delirmesiyle oluyor bunlar. Allah sapıtmasın.
'NARSİSİZM VİRÜSÜ BÜTÜN TOPLUMA SİRAYET ETTİ'
Çocuğu anne babası yerine cep telefonu büyüttüğü için biriyle sözel ya da sözel olmayan iletişim kurmamış. Mesela bir ortama gittiniz ne demeniz lazım? 'Merhaba, nasılsınız?' Bu, seni dikkate alıyorum demektir. Bazen bir muhallebiciye gidiyorum. Çocuğun üzerinde adı yazıyor. 'Ahmet bir baksana, bize bir menü getirsene, peki sen ne tavsiye edersin, sen burada ne yerdin?" diyorum. Çocuk 'Beni kâle alıyor', diyor. Bu esasında narsisizm virüsü, bütün topluma sirayet etti. Çünkü cep telefonu denen aletten devamlı kendinizi çekebilirsiniz. Çektikçe çekesiniz geliyor. Normalde günde kaç defa aynaya bakıyorsunuz? Bir ya da iki kere sabahtan çıkarken bakarsın. Şimdi millet açıyor telefonu ve devamlı çekiyor. Filtrelerden sonra yalancı kişiliğe kendi inanıyor. Yavrum, o filtre sen değilsin. Mesela şu an da İnstagram'da gördüğünüz, sosyal medyada gördüğünüz herkes yalan. Çünkü herkesin derisinde gözenek var, ama orada yok. Herkesin derisinde yağ var, orada yok. Çünkü herkes peri masalından çıkmış gibi. Herkes nur içinde. Böyle bir insan yok.